birazdan ağlayacağım. umarım ki. beynim gözlerimin arasından akacak biraz sonra.belki duş alırım.haftaya vizeler başlıyor, bu kötü. ya da iyi ama bana kötü gözüküyor.hava çok soğuktu.eldiven,atkı,bere derken..geçtim sokaklardan.dost kitabevinde oyalandım bir saat kadar.bir an için mutlu oldum.insancıl'a gittim.kitap aldım, albert camus'nun Düşüş'ünü. ne zaman okurum bilmiyorum, almış bulundum işte.
ufalıyorum gitgide.düşüyorum sanki farkında olmadan, bilmediğim bir yere.sığınacak kimsenin olmaması ne acı verici.uzak herkes, her şey.müziğin anlamı da yok,sözlerin de.yalnızca karalıyorlar dokunmaktan korktuğum onca anıyı.
dua etmek istiyorum aniden.amaçsızca, çıkarlıca.kurtulabilmek için şu durumdan.tam başlıyorken konuşmaya, susuyorum.ne haddime ki dua etmek ! neyin duası bu? neyin yakarışı?neyin ısrarcılığı? sonuçolarak o yoldan da dönüyorum.yine ben, yine kendim, yine aynı .
yemek yedim az önce. doydum.acıkmışlığımı doyurdum.yarın olacak yine yiyeceğim.zoraki yenilen tatsız tuzsuz yemekler de leş oluyor midemde.
into the wild..gitmeliyim bir an önce.iç ve dış denge mevzusuna yol almalıyım.tatar çölü.
her şey orayı kazanamadım diye mi oldu, benim kuruntularım mı bunlar, derdim ne benim, ben ne yapıyorum. nefes alıyorum. uyuyacak gibiyim fakat duş alacağım. konuşmak öldürülmeli. evet öldürülmeli.
bir ölü..